Türkün Yüce Tarihi | Genel Kültür - Tarih Sitesi

Molla Fenari


Molla Fenari
Bu konuda 3 farklı kaynaktan alıntı alınarak bilgi paylaşımı yapılmıştır.

Ilk Türk seyhülislami olan Molla Fenarinin asil adi Semseddin Mehmed'dir. 1350 yilinda Maveraünnehir'de dogmus, 1430 yilinda Bursa'da ölmüstür. Devrinin en ünlü bilginlerinden idi. Dini bilgiler yaninda matematik ve astronomide de derin bilgi sahibi olan bir müderris (profesör) tir. Yildirim, Çelebi Mehmed ve II. Murad devirlerinde, bu hükümdarlardan ve halktan büyük saygi görerek yasadi.

Molla Fenari'nin Enmûzecü'l-Ulûm (Bilimler Örnegi) adli eseri, yüz kadar bilim dalinda ansiklopedik bilgiler verir. "Ayrica Husûlü'l-Bedâi Usûlü-Serait (Seriat usulünde yenilikler meydana getirme) ve Feraiz-i Saraciye Serhi adli eserleri vardir.



Sultan II. Murad 1424 yilinda ona "Müfti'l Enamlik" görevini verdi ve böylece seyhülislamlik makami kurulmus oldu. O devirde seyhülislam sadrazamdan sonra gelen en yüksek devlet memuru idi ve adalet, egitim, diyanet islerini yürütürdü.
Molla Fenarî, mahkemede Yildirim Bayezid'in sahitligini kabul etmeyerek, adalet önünde hükümdarla herhangi bir vatandasin esit haklara sahip oldugu ilkesini getirmistir. 

Osmanlıların ilk şeyhülislamıdır. Mı­sır'da tahsil ve terbiye görmüş, Mem­luk Sultanı Müeyyed'in iltifatlarını görmüştür.
Osmanlı Sultanı Çelebi Mehmed'­in çağrısı üzerine gelmiş ve Bursa kadılığına tayin edilmiştir (1424). Son­ra Manastır Medresesi müderrisliği de kendisine tevdi edildi. Vermiş oldu­ğu fetvalarla halkın hukukunu koru­mada dikkat çekmiş ve II. Murad ta­rafından "Müftiyyu'l-enâm" unva­nıyla ilk şeyhülislam tayin edilmiştir. Bu üç vazifeyi 6 yıl birlikte yürütmüş­tür.
Molla Fenari halk tarafından o kadar çok seviliyordu ki, cuma için camiye çıkacağı zaman halk onu gör­mek için yola dizilirdi. Sultana karşı halkın hukukunu savunmada ibretli sahneler sergilemiştir. Bir seferinde bir davadan dolayı tanık olarak gös­terilen Yıldırım Bayezid'in şahitliği­ni, onun yüzüne karşı söylediği şu sözlerle reddetmiştir:
"Hakk'a ibaret­te kusur eden Yıldırım'ın halk huku­kunda da laubaliliğe kapılıp yalan ye­re tanıklık edebilme ihtimali vardır."
Yıldırım gibi bir hükümdara böyle hitab etmesi, o devirde kadının hukuk anlayışını ve hukukun üstünlüğünü göstermesi bakımından oldukça ilgi çekicidir.
Molla Fenari bu hadiseden sonra Bursa'yı terketmişse de Yıldırım onun tekrar gönlünü almış ve Bursa'ya ge­tirtmiştir. 1402'de Timur Bursa'yı iş­gal ettiği zaman Molla Fenari de esir düşmüştür.
Hayatımn sonlarında gözleri gör­mez olmuştur. Bursa'da bir cami ve bir medrese yaptırmış, onbin ciltlik bir kütüphane kurmuştur. Nisan 1431 (H. 834)'de vefat edince kendi yaptır­dığı caminin yanına gömülmüştür.

Molla Fenari'nin bir menkabesi:

Osmanlıların ilk şeyhülislamı Molla Fenari Şeyhülislam olmadan önce Bursa kadısı idi. Onun kadılığı sırasında bir adam pazardan bir at sa­tın aldı. Fakat alışverişin hemen ar­kasından atın hasta olduğunu farket-ti. Geri vermesi gerekiyordu, ama sa­tın aldığı adamı zorluk çıkartır, atın hastalığını kabul etmez diye önce ka­dıya gidip resmi kanaldan işi sağlama bağlamak istedi. Mahkemeye gittiğin­de kadıyı (Molla Fenari) yerinde bu­lamadı, işini ertesi güne bıraktı. Fa­kat o gece öldü. Adam ertesi gün olanları kadıya anlattı, mağdur oldu­ğunu, ne yapması gerektiğini sordu. Molla Fenari, "Senin zararını ben ödeyeceğim" dedi. Adam hayretle ka­dıya baktı, "Niçin siz ödeyeceksiniz, konuyla hiçbir ilginiz ve suçunuz yok ki..." dedi. Molla Fenari, "Evet öy­le görünüyor ama aslında benim de suçum büyük. Eğer sen dün makamı­ma geldiğinde ben yerimde olsaydım, olaya müdahale eder, atı geri verdi­rir, paranı iade ettirirdim. At da sa­hibinin elinde ölmüş olurdu. Bu im­kân şimdi yok olmuştur. Senin zara­rına benim makamımda bulunmamam sebep olduğu için zararını ben ödeyeceğim" dedi ve ödedi.

Doğum: 1350, Maveraünnehir
Ölüm: 1430, Bursa
Osmanlı şeyhülislâmı ve bilgini. Molla Fenari de denir.

Zamanının önemli bilginlerinden, din bilimlerinin yanı sıra matematik ve astronomi öğrendi. Önce Bursa, sonra Mısır'da müderrislik yaptı. Çelebi Mehmet'in çağrısı üzerine Bursa'ya döndü. II. Murat tarafından şeyhülislâmlığa getirilerek (1424), Osmanlı Devleti'nin ilk şeyhülislâmı oldu. Altı yıl bu görevde kaldı. 10.000 cildi bulan zengin bir kütüphanesi vardı.

Kendi yapıtlarının sayısıysa 100 kadardır. Bunların arasında en önemlileri 100 kadar bilim dalında ansiklopedik bilgi veren "Enmûzec-ül-Ulûm" (Bilimler Örneği) ve "Husûl-ül-Bedâi fî Usûl-il-Şerâyi) "Şeriat Usulünde Yenilikler Meydana Getirme) adlı yapıtlarıdır. Ayrıca dinî konularda yazılmış risaleleri, tefsirleri, şerhleri ve haşiyeleri vardır. Mezarı Bursa'da, kendisinin yaptırdığı caminin bahçesindedir.
Toplam 597028 ziyaretçi (1050482 klik) kişi burdaydı!
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol